BUĞDAY MİTİNGİNE ÇAĞRI: ÇİFTÇİLERİN DEĞİL, BÜTÜN İNSANLARIN TEMEL MESELESİDİR
Çiftçileri Tekirdağ’da düzenlenecek olan buğday mitingine davet eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, enflasyonun yüzde 75 ilan edildiği, tarımsal girdi maliyetlerinin yüzde 60’lara yaklaştığı bir ortamda, hububatta kilogram başına sadece 1 liralık artış yapıldığına ve çiftçinin ölüm fermanının imzalandığına dikkat çekti.
CHP örgütü, 14 Haziran Cuma günü Tekirdağ Hayrabolu’da CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in katılımıyla düzenlenecek olan buğday mitingi ile çiftçinin sesini duyurmayı amaçlıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, partisinin tarım komisyonu üyeleri Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Adana Milletvekili Ayhan Barut, Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Tekirdağ Süleymanpaşa Belediye Başkanı Volkan Nallar ve CHP İl Başkanı Özgür Taşmerdivenli, buğday mitingi ile ilgili basın toplantısı düzenledi.
Tarımsal üretimin milli güvenlik meselesi olduğuna dikkat çekilen toplantıda, çiftçinin ölüm fermanının imzalandığına dikkat çekildi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, çiftçinin ve ezilenlerin sesi olmaya devam edeceklerini vurguladı.
2024 yılı hububat alım fiyatlarında ton başına makarnalık buğdayın 10 bin lira, ekmeklik buğdayın 9 bin 250 lira ve arpanın 7 bin 250 lira olarak belirlenmesine ilişkin değerlendirmede bulunan Adem, enflasyonun yüzde 75 ilan edildiği, tarımsal girdi maliyetlerinin yüzde 60’lara yaklaştığı bir ortamda, 1 lira zam yapılmasının, ithalatla
Türk çiftçisinin bitirileceği anlamına geldiğini kaydetti.
Buğday alım fiyatının çok düşük olduğunu vurgulayan Adem,“Çiftçi ektiğinin karşılığını alamamakta. Bakın TMO bu yıl içerisinde yurt dışından Ukrayna’dan Rusya’da 7 milyon ton buğday ithal etti. Toplamda 12 milyon ton buğday ithal edecek. Bugün ne kadarı satıldığı belli değil. Yarın buğdayını arpasını biçen çiftçilerimiz TMO önünde uzun kuyruklar oluşturacak, randevu alamayacak ve buğdayını TMO’ya satamayacak. Çünkü yeri yok alamayacak”dedi.
Geçtiğimiz günlerde, Rusya ve Ukrayna’danTekirdağ limanına gelen 10 gemi kanola ve mısırın kontrolden geçmeden girişinin yapılıp, piyasaya sürülmesine atıfta bulunan CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun da gıdanın ciddi bir beka sorunu olduğunu vurguladı.
“GDO’LU ÜRÜNLER ÜLKEYE GİRMİŞ VE GIDAYA GEÇMİŞ”
Sağlıklı gıdaya ülkemizin çiftçileri sayesinde ulaşılabilieceğini söyleyen Aygun, “Çiftçiyi,orta ölçekli küçük aile işletmelerini desteklemezsek, dışarıdan gelen gemiler artar. Hangi şartlar altında, sağlıksız olduğunu kontrol edemezsek siz de biliyorsunuz gündemde GDO var. GDO’lu ürünler ülkeye girmiş ve gıdaya geçmiş. Ülkede üretilseydi o zaman sağlıklı ürünleri, kendi vatandaşlarımıza yedirirdik” şeklinde konuştu.
Kanola ve mısır gemilerinin Tekirdağ’a gelişinin birden azaldığını belirten Aygun, “Acaba bunlara ne oldu? Birkaç hafta önce mısır gemisi burada doluydu. Bıçak gibi kesildi. Buradan ders almalıyız. Gıdanın pazarlığı olmaz. Covid döneminde, Rusya ‘satmıyoruz’ dediğinde kara kara düşünmeye başladık. Üretimi planlamazsanız, çiftçiyi desteklemezseniz mahvolursunuz” sözlerini aktardı.
Arkasında yer alan liman ve Toprak Mahsülleri Ofisi’nin silolarını işaret eden Aygun, “Arkamızda o kadar manidar bir tablo var ki çiftçinin kara günü olan TMO’nun depoları arkamızda. TMO, Rusya ve Ukrayna çiftçisinin ve daha pek çok ülkenin dostu olmuş.Gelin yol yakınken, çiftçimizin sesine kulak verin. Çiftçinin maliyetlerini görerek, onlarında çocuklarının olduğunu görerek ayakta kalabilmeleri için en az 15 bin TL buğday fiyatı belirlenmesi gerekiyor” dedi.
BİR BUÇUK YILDA YAKLAŞIK 15 MİLYON TON BUĞDAY İTHAL EDİLDİ
Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise AKP iktidarı döneminde 22 yılda 105 milyon ton buğday alındığını, 29 milyar dolar ödendiğini, sadece son bir buçuk yılda yaklaşık 15 milyon ton buğday alındığını ve 4 milyar dolara yakın bir para ödendiğine dikkat çekti.
2023 yılında buğdaya 3 buçuk milyar dolar yani 71 milyar TL para verildiğini aktaran Sarıbal, şunları kaydetti:
“Peki koca devletin yönetiminde olan iktidarın, Adalet ve Kalkınma Partisi adı altında siyaset yapanların bu ülkeye tarıma verdikleri destek sadece 63 milyar. Şaka gibi değil mi? Mazot yüzde 100 artmış, biçer fiyatı yüzde 100 artmış. Bunun yanında işçiliği, tohumu, enerjisi bütünüyle baktığınızda maliyet belli TÜİK’in açıkladığı yüzde 70 ne yazık ki çiftçiye, buğday üreticisine verilen geçen yıla göre sadece kilo başına 1 TL fazla ücret. Bu mesele bir iktidar meselesinin ötesinde, bir insanlık meselesine dönüşmüştür, bir ülke meselesine dönüşmüştür. Gıda güvenliği meselesine dönüşmüştür”
DESTEKLER 22 KAT ÇİFTÇİNİN BORCU 270 KAT ARTMIŞTIR
Cavid 19 döneminde buğdayın tonu 450 dolar olduğunu ve buğday bulunamadığını hatırlatan Sarıbal; “Tahıl koridoru diye adlandırdıkları şey, aslında iktidarın günü kurtarma operasyonuydu. Ukrayna’dan Rusya’dan buğday getirerek bu ülkenin çiftçisini öldürmek için perişan etmek için uygulanan bir yöntemdi. Evet, çiftçiyi öldürdüler, tabuta koydular. Şimdi her defasında tabuta bir fazla çivi çakarak gömme yolunun çabasını içerisindeler. Çok açık söylüyoruz. Sürekli artan maliyetler karşısında çiftçinin borcu sürekli artmaktadır. Kendi ortaya koydukları tablo açıktır. 2004 yılından bugüne kadar tarımsal destekler 22 kat artmıştır. Çiftçinin borcu 670 milyar yani 270 kat artmıştır” şeklinde konuştu.
“Bundan 10 yıl önce. Kepek fiyatları, buğday fiyatlarının yüzde ellisi, yarısıydı. Kepek fiyatı şu anda buğday fiyatından pahalı gerçek budur” diyen Sarıbal, AK Parti’nin bir tercih yaptığını söyledi.
Çiftçinin tercih edilmediğini dile getiren Sarıbal, şunları paylaştı:
“Kur korumalı mevduata, faiz lobilerine, saraya saltanata şatafata para vardır. 85 milyon insanı vergiler altında ezip, adeta sömürü düzeni oluşturup, modern köleliğe tabi ettiği bu toplumdan milyarlarca lira toplamaktadır. Ama bunu verdiği yerler bellidir. Çiftiyi tercih etmemektedir. Bile bile isteye isteye bunu yapmaktadır. O yüzden bu miting sadece çiftçilerin değil, bu ülkenin çocuklarının, bu ülkenin emekçilerinin, bütün insanlarının temel meselesidir. Trakya’dan tekrar buğday ekilsin, tekrar bu ülkenin çocukları kendi ülkesinin buğdayını yesin, tekrar bu ülkenin toprakları yağmacılara, talancılara peşkeş çekilmesin diye halka, topluma, dünyaya söyleyeceğimiz sözler olacaktır”
İKİ TRAKYA BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ EKİM ALANI BOŞALDI
Adana Milletvekili Ayhan Barut ise Türkiye’de yaklaşık 93 milyon dekar alanda buğday ekimi yapılırken son 20 yılda 68,5 milyar dekara kadar gerilediğini ve son dönemde iki Trakya büyüklüğünde bir ekim alanın boşaldığını aktardı.
Açıklanan fiyatın üreticinin idam fermanı olduğunu söyleyen Barut, “Türkiye’de Ziraat Mühendisleri Odası ve Ziraat Odalarının belirlediği buğdayın 1 kilogramı maliyetlere göre 10 lira 80 kuruş. Hem üretici karı hem de refah payını hesapladığımızda 15 lira gibi bir fiyat belirlenmesi gerekirken, maalesef Bakanlık fiyatı 9.25 lira yaptı” sözlerini paylaştı.
İl Başkanı Özgür Taşmerdivenli de Cuma günü gerçekleşecek olan Buğday Mitinginin, çiftçinin sesi olma konusunda önemli olduğunu vurguladı.
Taşmerdivenli, CHP lideri Özgür Özel’in çiftçinin sesini tüm Türkiye’ye duyurmak için 14 Haziran Cuma günü saat 15.00’da Hayrabolu Galatasaray Saat Kulesi Meydanı’nda çiftçilere ve tüm halka hitap edeceğini ve herkesin davetli olduğunu kaydetti