14.02.2025

YONTAR’DAN ÜLKÜ OCAKLARI İLE MEB ARASINDAKİ PROTOKOLE TEPKİ

14, Ocak 2025 Salı
Bu haber kez okundu


CHP Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, Ülkü Ocakları ile MEB arasında imzalanan protokole karşı CHP’nin dava açtığını söyledi. “Çocuklarımızın geleceğini ideolojik dayatmalara teslim etmeyeceğiz!” diyen Yontar,
şunları kaydetti:

Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı ile MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol hakkında Ankara İdare Mahkemesi’ne 09.01.2025 tarihinde dava açmış bulunuyoruz.

Bu protokolün hukuki açıdan Anayasa’ya, kanuna, yönetmeliğe ve genelge hükümlerine aykırı olduğunu gerekçeleri ile birlikte Tekirdağ kamuoyu ile paylaşmak isterim.

1.Protokol, Anayasa’nın “Hukuk devleti” ve “eşitlik” ilkesine aykırıdır.

Hukuk devleti ilkesi gereği idare, aldığı kararlarda çelişik hükümlere, belirsiz kararlara yer veremez. Hukuk devleti olmak eşitliği, eşitlik kamu hizmetlerinde tarafsızlığı zorunlu kılar. Protokol ile eğitim hizmetinde tarafsızlık ilkesi açıkça çiğnenmiştir. Çünkü Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, “Ülkücü Hareket” adı verilen bir siyasi hareketin kuruluşudur.

2.Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında 1 Nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün görev ve yetkilerini tanımlamaktadır.
Ancak bu kararnamede Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün görev ve yetkileri arasında açıkça devlet kurumu niteliği taşımayan kuruluşlarla protokol yapma ve işbirliği içinde olmayı gerekli kılan bir hüküm bulunmamaktadır.

3.Milli Eğitim Temel Kanunu’nda “Eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.” denmektedir.

Ancak protokolle vakfa ayrıcalık tanınmaktadır. Ayrıca protokolde iş birliğinin mahiyetindeki kursların ne olacağı belirtilmemiştir. Bakanlık tek başına bu kursları verebilecek niteliğe sahiptir. Buna rağmen protokol yapılması Bakanlığın açıkça bir zümreye imtiyaz sağlaması anlamına gelmektedir.

4.Mesleki Eğitim Kanunu “eğitimin giderleri işyerlerince karşılanır.” demektedir.

Protokole göre, kurslarla ilgili her türlü planlama, organizasyon ve uygulama yetkisi Milli Eğitim Bakanlığı adına Halk Eğitim Merkezleri’ne aittir. Vakıf ise “kursların malzeme, kitap kırtasiye, ders notları gibi gerek duyulan dokümanları karşılayacaktır. Kurs yerlerindeki elektrik, su, ısınma giderlerinin kim tarafından karşılanacağı daha sonra yapılacak görüşmelerle belirlenecektir. Eğiticilerin ücretleri konusunda da protokolde bir hüküm yoktur. Dolayısıyla kursun giderleri konusunda protokol belirsizlikler içerdiğinden “Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Yönetmeliği’ne de aykırıdır.

5. Protokol ‘Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Yönetmeliği’nin “Öğretim programları, Genel Müdürlükçe hazırlanır veya hazırlatılır, Bakanlık onayından sonra uygulamaya konulur.” bendine aykırıdır.

Protokol, birlikte düzenlenecek yaygın genel, mesleki ve teknik eğitim için hangi programların hazırlandığı veya hazırlattırıldığı hakkında ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın onayı konusunda bilgi vermemektedir.

6.“Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Yönetmeliği’nde, kursların ihtiyaç doğrultusunda açılacağı yazılmıştır.

Protokolde, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilgili vakıfla düzenleyeceği kurslar için bir ihtiyaç analizi yaptırmadığı açıktır. Böylece protokol, Milli Eğitim Temel Kanunu’nun, “Milli eğitim hizmeti, Türk vatandaşlarının istek ve kabiliyetleri ile Türk toplumunun ihtiyaçlarına göre düzenlenir.” hükmüne de aykırıdır.

7.Protokole dayanak olarak gösterilen 4.7.2007 tarihli Başbakanlık Genelgesi’ne göre hizmet içi eğitim faaliyetleri dışındaki her türlü eğitim ve öğretim hizmetleri Milli Eğitim Bakanlığı sorumluluğundadır.

Ancak protokolde taraf olan Vakıf, bir eğitim faaliyetinde bulunuyorsa -ki vakfın internet sitesinde uzaktan eğitim yoluyla eğitim faaliyetinde bulunmadığı görülmektedir- eğitimin Milli Eğitim Bakanlığınca onaylanması gerekir. Protokole dayanak gösterilen genelgeye göre Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, uzaktan ve yaygın eğitim düzenleyen bir kurum olduğundan zaten Milli Eğitim Bakanlığı’nın gözetiminde olmalıdır ve Bakanlık ile vakfın ayrıca bir protokol yapmasına gerek yoktur.

8. Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Yönetmeliği, 5580 kapsamında eğitim veren kuruluşlarla eğitim hizmetinde işbirliği yapılamayacağını belirtmektedir.
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, Milli Eğitim Bakanlığı denetiminde kurs düzenleyen bir kuruluş ise 5580 Sayılı Kanunu’nun hükümleri bu kurum için geçerli olmalıdır.

Protokol’de Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı’nın 5580 kapsamında eğitim-öğretim faaliyeti düzenlemediğinin belirtilmesi, Vakfın internet sitesinde yer verilen eğitim faaliyetlerinin 5580 kapsamında olup olmadığının tespit edilmesi gerekirdi. Belirtilen tüm bu maddeler ışığında, Ülkü Ocakları ile imzalanan bu protokol hukuka aykırıdır.

Yarının Türkiye’sinde gençlerimizin eğitimi bilimsel, laik ve çağdaş temeller üzerine inşa edilmelidir.

Milli Eğitim Bakanlığı ile Ülkü Ocakları arasında imzalanan protokol, Anayasanın temel ilkelerine ve eğitime dair kanunlarımıza aykırıdır.

Milli Eğitim Temel Kanunu Madde 4’e göre “Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet, engellilik ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açıktır. Eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.” Bu protokol Milli Eğitim Bakanlığınca bir zümreye tanınan ayrıcalıktır/imtiyazdır.

facebook twitter youtube google+ feedburner
Yazar: Haber Merkezi
sanalbasin.com üyesidir