17.07.2025

Yat Limanı Projesi Çevreyi ve Kamusal Alanı Tehdit Ediyor

7, Mart 2025 Cuma
Bu haber kez okundu


Yapılması planlanan Tekirdağ Yat Limanı’na ilişkin imar planı değişikliğine TMMOB, bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve şehirdeki vatandaşlar itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, değişikliklerin kıyı ekosistemi ve doğal denge üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği ve projenin halkın kıyı kullanımını kısıtlaması riski taşıdığı belirtildi.

Tekirdağ Yat Limanı projesi kapsamında 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği, 10 Şubat 2025 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünde askıya çıkarıldı.
Plan değişikliğini inceleyen Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Tekirdağ İl Koordinasyon Kurulu, bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikli İl Müdürlüğü’ne itirazda bulundu.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin, ÇED Danışmanlığı görevini yürüten Yüksek Mimar Mühendis Mücella Yapıcı, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Mimar Gökhan Tanrıöver ve TMMOB Tekirdağ meslek odalarının destekleriyle hazırlanan itiraz dilekçesinde, yapılan plan değişikliğinin kıyı alanlarının kamusal kullanımını zayıflattığı, kıyının doğal karakterini tehdit ettiği belirtildi.

İtiraz dilekçelerinin sunulmasının ardından TMMOB adına Cemal Polat, açıklamada bulunarak, dilekçeyi okudu.

Plan raporunda, planlama alanına ilişkin önerilen değişikliğin yalnızca mendirek ve dalgakıranda oluşan hasarın tamiriyle sınırlı olduğu ifade edildiği, alan kullanımında emsal değerinde herhangi bir değişiklik yapılmadığı belirtilmesine rağmen, plan notları incelendiğinde, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve ilgili yönetmeliklere atıf yapılarak turizm tesislerinin inşa edilebileceğinin de ifade edildiği kaydedildi.
Dilekçede, plan kapsamında kıyı kenar çizgisine yakın dolgu alanlarında konaklama tesislerine izin verildiği görülürken, kıyıda yer alacak turizm ve ticaret yapılarının, kıyının özelleştirilmesine yol açabileceği vurgulandı.
Ayrıca, akaryakıt ikmal ünitelerinin kurulmasına izin verilmesi, deniz ekosistemi üzerinde ciddi çevresel riskler yaratabileceği gerekçesiyle eleştirildi.
Yat Limanı projesinin, daha özel ve belirli bir kitleye hizmet alanı olarak sunulduğu vurgulanan dilekçede, belirli bireylerin menfaatinin, Tekirdağ’da yaşayan tüm vatandaşların menfaati karşısında üstün tutulduğuna dikkat çekildi.

Yargı Kararına Aykırılık

2019 yılında Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi tarafından alınan karar doğrultusunda, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nin kıyı alanının kamusal kullanımına yönelik kazandığı dava hatırlatıldı. Mahkeme kararında, kıyının tüm vatandaşlara açık olması gerektiği ve özel kullanıma açılmasının kamu yararına aykırı olduğu vurgulanmıştı. Ancak, yeni imar planı değişikliğinin bu mahkeme kararına ters düştüğü belirtildi.

Planda izin verilen turizm ve ticaret yapılarının, kıyı kenar çizgisinin kıyı tarafından ve tamamen dolgu alanı üzerinde bulunacak olmasının sakıncalı olduğu aktarılan dilekçede; “Bu durum, dolgu alanlarının doğal kıyı dinamikleri üzerindeki olumsuz etkilerini göz önüne almayı zorunlu kılmaktadır. Kıyı alanlarının kamuya açık olması ve sürdürülebilir şekilde yönetilmesi esastır. Ancak plan notlarında dolgu alan üzerine inşa edilecek yapılaşmanın kapsamı genişletilmiş ve kıyının kamusal kullanımına zarar verebilecek düzenlemelere olanak sağlanmıştır” ifadelerine yer verildi.

İstanbul’un sanayi desantralizasyon süreci ile Tekirdağ’ın sanayiye ev sahipliği yaparak geliştiği vurgulanarak hazırlanan plan değişikliğinin, kentin doğal ve tarımsal kimliği açısından da risk oluşturduğu aktarıldı.

Öte yandan, bölgedeki artan nüfusun su kaynakları üzerindeki baskıyı artırdığı ve kıyı alanlarının giderek daha fazla yapılaşmaya açılmasının ekolojik dengeyi tehdit ettiği belirtildi. Turizm fonksiyonlarının kıyı alanlarında yoğunlaştırılmasının, Tekirdağ’ın doğal yapısını ve yerleşim dokusunu değiştirme riski taşıdığına dikkat çekildi.

“İstanbul ile Kıyaslamak Hatalı”

Plan raporunda, Tekirdağ’daki marina sayısının yetersiz olduğu ve bölgedeki ihtiyacın İstanbul sınırları içinde karşılandığı ifade edilse de, TMMOB bu kıyaslamanın hatalı olduğunu savundu. Tekirdağ’ın, İstanbul gibi büyük bir metropolün uzantısı olarak değil, kendi özgün kimliği ve yerel dinamikleri çerçevesinde planlanması gerektiği aktarıldı.

Kıyılar Kamuya Ait Kalmalı

Tekirdağ Yat Limanı’na ilişkin imar planı değişikliğinin, kıyı alanlarının sürdürülebilirliği, kıyı ekosisteminin korunması ve kamu yararının gözetilmesi ilkeleri doğrultusunda yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.

TMMOB, kıyı alanlarının özelleştirilmesine yol açacak turizm ve ticaret amaçlı yapılaşmalara izin verilmemesi gerektiğini vurguluyor.

Plan değişikliği konusunda kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini belirten TMMOB, kıyıların kamu yararına uygun şekilde korunması için gerekli hukuki ve idari adımların atılacağı ve dava açılacağını kaydetti.

facebook twitter youtube google+ feedburner
Yazar: Haber Merkezi
sanalbasin.com üyesidir