X

Mahkeme, ÇED Kararını Hukuka Aykırı Buldu!

Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi, Ceyport Limanı Kapasite Artış Projesine ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen ÇED olumlu kararını, hukuka ve mevzuata uygun olmadığına karar verdi. Mahkeme, proje kapsamında yapılacak işlemlerin çevreye, telafisi güç ve imkansız zararlar vereceğini belirterek, itiraz yolu kapalı olmak üzere dava sonuna kadar yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanlığı (TMMOB) tarafından, Ceyport Limanı Kapasite Artış Projesi ÇED olumlu kararına ilişkin yürütmeyi durdurma talebiyle Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi’ne açılan dava sonuçlandı.

İdare Mahkemesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen ÇED olumlu kararını, hukuka ve mevzuata uygun bulmadı.

Öte yandan İdare Mahkemesi kararında; “ Hukuka aykırı olduğu saptanan dava konusu işlemlere yönelik uygulamanın sürdürülmesi, tüm eylem ve işlemlerin hukuka uygunluk karinesine dayanan hukuk devleti ilkesine aykırı bir durum yaratacağı gibi, uyuşmazlık konusunun ÇED olumlu kararı olması nedeniyle yapılacak işlemlerin çevreye telafisi güç ve imkansız zararlar vereceği tabiidir” ifadelerine yer verildi.

Kararda, açıkça hukuka aykırı olan ve uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğuracağı anlaşılan dava konusu işlemin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27/2. maddesi uyarınca teminat aranmaksızın dava sonuna kadar yürütmesinin durdurulmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20/A maddesinin 2/e bendi uyarınca iş bu karara karşı itiraz yolu kapalı olmak üzere, oy birliği ile karar verildiği belirtiliyor.

KARARA UYULMAZSA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULACAK

TMMOB Trakya Koordinatörü Cemal Polat, Tekirdağ için büyük bir tehlike oluşturan Ceyport Limanı Kapasite artış projesinin mahkeme tarafından da sakıncalı bulunduğunu ifade ederek, mahkeme kararının uygulanmaması durumunda,şuç duyurusunda bulunulacağını kaydetti.

Projenin yapılması halinde sahil ve çevresinin büyük bir tahribata uğrayacağını söyleyen Polat, proje alanının ekolojik değerlendirmesinin yapılmadığını, flora, fauna, endemik türler, tarım alanlarının kentsel diğer alanlar ile olan ilişkisinin değerlendirilmediğini ifade etti.

PROJE ALANI 1. DERECE TEHLİKELİ DEPREM BÖLGESİ

Proje alanının 1. derece yüksek tehlikeli deprem bölgesi olduğunun altını çizen Polat; “Proje sonrası kimyasal atıklar oluşacak dolayısıyla halk ve balıkçılar kıyıdan yararlanamayacak, yapılacak dolgu alan ile Süleymanpaşa sahili tamamen kapanacak, şehrin silüeti bozulacak. Böylesine büyük bir projenin şehrin ortasında kalmasının anlaşılır bir durum değil “dedi.

MARMARA DENİZİ KORUMA EYLEM PLANINA AYKIRI

Sosyal ve ekolojik, denize ve yerleşime yönelik kümülatif bir etki değerlendirmesi yapılmadığını aktaran Polat, şunları kaydetti: “Bilimsel niteliğe uygun jeolojik-jeoteknik rapor alınmadı, taşınmazların imar planlarında kimyasal madde depolama alanı yok. işlem, Marmara Denizi koruma eylem planına açıkça aykırı. ÇED halkın katılım toplantısı da usulüne uygun şekilde yapılmadı.Proje ile liman tozu dahil kirlilik etkenleri ile gerek denizel gerekse karasal canlı yaşamı sürekli zarar görecek.Projenin deniz ekosistemine zarar ve sonuçları bilimsel olarak ÇED Raporunda değerlendirimemiş.Öte yandan şehrin ana yollarında oluşacak tır ve kamyon trafiği güvenlik açısından risk oluşturmakta. Şehrin panoramik yapısını da olumsuz yönde etkileyen, çevre felaketine neden olacak olan ve hukuksuzluklar icerisinde yapılmaya çalışılan projeye yönelik açtığımız davayı kazandık. İdare Mahkemesi de itiraz yolu kapalı şekilde yürütmeyi durdurma kararı verdi. Karar uygulanmadığı taktirde mücadelemize devam edeceğiz ve suç duyurusunda bulunacağız.”

Kategori Manşet
Haber Merkezi: